bencede
New member
Yeni jenerasyonların en değerli taleplerinden biri yaşayabilecekleri bir dünyaya sahip olmak. Bu niçinle de etrafın korunmasına büyük değer veriyorlar. Haliyle firmalar da bu taleplere daha epeyce yanıt verebilmek için daha çevreci prosedürler geliştirmek, bu halleri duyurmak istiyorlar.
Kendi elektrikli araçlarını üretmeye hazırlanan ve karbon salınımını sıfıra indirme yolunda adımlar atacağını belirten Mercedes-Benz de bu amaçla Nature or Nothing (Doğa ya da Hiç) adlı bir kampanya başlatmıştı. Kampanya, çevrecilik konseptini satış aracı olarak kullananları eleştiren bir kurum tarafınca parodi haline getirildi.
Kampanyanın maksadı Mercedes değil, reklamcılar
Alman araba üreticisi şu anda Almanya’da aslında etrafın korunması için gereğince adım atmamış olmakla suçlanıyor ve mahkemeye çıkıyor. bir daha de parodiyi yapan sürdürülebilirlik platformu Wherefrom ve Londra merkezli ajans 10 Days‘in gayesinde Mercedes yok, reklamcılar var.
Reklamcıların bir kısmı için çevreciliğin bir tanınan söz yığını, bir satış noktası olarak görüldüğünü ve bu yüzden “greenwashing” (çevreci olunmasa da çevreciymiş üzere imaj oluşturma) yapan ajansların şirketlerin de başına iş açtığını savunan Wherefrom, Mercedes’in kampanyası üzerinden etraf meselelerine dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Dünyanın dört bir yanında etraf konusunda kıymetli regülasyonlar yapılıyor. Reklamcıların yalnızca dikkat çekmek için kullandığı rastgele bir kelamın yasalar ve düzenlemeler manasında karşılığı fazlaca farklı olabiliyor. Örneğin “sürdürülebilir” yazabilmeniz için aşikâr standartları tutturmanız gerekiyor. Bu standartların tutmadığı reklamlar ve tanıtım malzemeleri yüzünden ceza ödemek zorunda kalan, yaptırıma uğrayan firmalar bulunuyor.
Mercedes-Benz’in reklamlarının adeta geri vitese takıldığı bu görseller de aslında bu denetimsiz yaklaşımı eleştiriyor. Mercedes’in seçtiği tabiat görsellerinin yerini ise iklim değişikliğinin sembolleri olan petrol sızıntısı, orman yangını, çorak toprak ve buzulda çatlak üzere görseller alıyor. Sırf yıldırım sembolü kalıyor fakat onun da manası değiştirilmiş durumda.
Kendi elektrikli araçlarını üretmeye hazırlanan ve karbon salınımını sıfıra indirme yolunda adımlar atacağını belirten Mercedes-Benz de bu amaçla Nature or Nothing (Doğa ya da Hiç) adlı bir kampanya başlatmıştı. Kampanya, çevrecilik konseptini satış aracı olarak kullananları eleştiren bir kurum tarafınca parodi haline getirildi.
Kampanyanın maksadı Mercedes değil, reklamcılar
Alman araba üreticisi şu anda Almanya’da aslında etrafın korunması için gereğince adım atmamış olmakla suçlanıyor ve mahkemeye çıkıyor. bir daha de parodiyi yapan sürdürülebilirlik platformu Wherefrom ve Londra merkezli ajans 10 Days‘in gayesinde Mercedes yok, reklamcılar var.
Reklamcıların bir kısmı için çevreciliğin bir tanınan söz yığını, bir satış noktası olarak görüldüğünü ve bu yüzden “greenwashing” (çevreci olunmasa da çevreciymiş üzere imaj oluşturma) yapan ajansların şirketlerin de başına iş açtığını savunan Wherefrom, Mercedes’in kampanyası üzerinden etraf meselelerine dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Dünyanın dört bir yanında etraf konusunda kıymetli regülasyonlar yapılıyor. Reklamcıların yalnızca dikkat çekmek için kullandığı rastgele bir kelamın yasalar ve düzenlemeler manasında karşılığı fazlaca farklı olabiliyor. Örneğin “sürdürülebilir” yazabilmeniz için aşikâr standartları tutturmanız gerekiyor. Bu standartların tutmadığı reklamlar ve tanıtım malzemeleri yüzünden ceza ödemek zorunda kalan, yaptırıma uğrayan firmalar bulunuyor.
Mercedes-Benz’in reklamlarının adeta geri vitese takıldığı bu görseller de aslında bu denetimsiz yaklaşımı eleştiriyor. Mercedes’in seçtiği tabiat görsellerinin yerini ise iklim değişikliğinin sembolleri olan petrol sızıntısı, orman yangını, çorak toprak ve buzulda çatlak üzere görseller alıyor. Sırf yıldırım sembolü kalıyor fakat onun da manası değiştirilmiş durumda.