Rus Ihtilali Sonrasında Başbakan Olan Isim Kimdir ?

axeklas

Global Mod
Global Mod
Rus İhtilali Sonrasında Başbakan Olan İsim: Aleksandr Kerenski

Rusya'daki 1917 Ekim Devrimi, tarihin en önemli dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir. Bu devrim, Rus İmparatorluğu'nun sona ermesine ve Sovyetler Birliği'nin doğuşuna zemin hazırlamıştır. Ancak Ekim Devrimi'ne kadar geçen süre içinde birçok önemli olay yaşanmış ve bu süreçte Rusya'da birkaç hükümet değişikliği olmuştur. Devrim öncesinde, 1917 yılında geçici bir hükümet kurulmuştu. Bu hükümetin başbakanı ise Aleksandr Kerenski'dir.

Aleksandr Kerenski Kimdir?

Aleksandr Kerenski, Rus İmparatorluğu'nun son dönemlerinde etkin bir siyasi figür olarak tanınmıştır. 1881 yılında Simbirsk'te doğmuş olan Kerenski, hukuk eğitimi almış ve erken yaşlarda devrimci hareketlerle ilgilenmeye başlamıştır. 1905 Rus Devrimi'nden sonra Sosyalist Devrimci Parti'ye katılan Kerenski, hem hukuki hem de siyasi anlamda önemli bir kariyere sahipti. 1917 Şubat Devrimi sırasında, Kerenski, geçici hükümetin kurucularından biri oldu ve kısa süre sonra başbakanlık görevine getirildi.

Rus İhtilali ve Kerenski'nin Yükselişi

Şubat 1917'de Rus İmparatoru II. Nikolay tahttan indirildi ve ülke, geçici bir hükümet tarafından yönetilmeye başlandı. Bu hükümetin başında, Kerenski bulunuyordu. Geçici Hükümet, Bolşeviklerin ve diğer radikal grupların hızla güç kazandığı bir dönemde kurulmuştu. Aleksandr Kerenski, hükümetin başında, ülkeyi reformlarla modernize etme ve toplumsal huzursuzlukları yatıştırma hedefi güdüyordu. Kerenski'nin başbakanlık döneminde atılan en önemli adımlardan biri, Rusya'nın I. Dünya Savaşı'na devam etme kararıydı. Bu karar, halk arasında büyük bir tepkiye yol açtı, çünkü savaş, zaten yorgun ve açlık çeken Rus halkı için daha fazla acıya neden oluyordu.

Kerenski'nin Başbakanlık Döneminde Karşılaştığı Zorluklar

Aleksandr Kerenski'nin başbakanlık dönemi, özellikle iç karışıklıkların ve savaşın derinleşmesiyle çok zorlu geçmiştir. Bir taraftan, devrimci grupların büyüyen etkisi, diğer taraftan da savaşa devam etme zorunluluğu, Kerenski'nin hükümetini sürekli olarak zayıflatmıştır. 1917 yılı boyunca hükümet, devrimci halk hareketleriyle karşı karşıya kalmış ve Bolşeviklerin etkisi artmıştır. Kerenski, 1917 Temmuz ayında Bolşeviklerin artan etkisini bastırmaya yönelik "Temmuz Günleri" olarak bilinen baskınları düzenlemiş, fakat bu baskınlar başarısız olmuştur.

Kerenski'nin hükümeti, aynı zamanda, işçi ve köylülerin taleplerine yanıt vermekte de zorlanmıştır. Hükümetin reform yapma çabaları yavaş ilerlemiş, ve halk arasında büyüyen hayal kırıklığı Kerenski'nin politikalarını daha da zorlaştırmıştır. Ülkenin ekonomik durumu kötüleşmiş ve bu da halkın hükümete olan güvenini sarsmıştır.

Bolşevik İhtilali ve Kerenski'nin Düşüşü

Ekim Devrimi 1917'de, Bolşevikler tarafından gerçekleştirilmiş ve Kerenski'nin hükümeti devrilmiştir. Bolşeviklerin lideri Vladimir Lenin, devrim sırasında hükümete karşı başarılı bir ayaklanma düzenlemiş ve Kerenski'nin başbakanlık görevine son vermiştir. Kerenski'nin başbakanlık döneminde yaşanan en büyük felaketlerden biri de, Bolşeviklerin şehirlerdeki işçi sınıfının desteğini kazanmasıydı. Bu destek, Kerenski'nin hükümetini çökertmeye yetmiştir.

Kerenski'nin Ekim Devrimi sırasında yaptığı en büyük hatalardan biri, Bolşeviklerin gücünü yeterince dikkate almamış olmasıydı. Kerenski, Bolşeviklere karşı mücadele etmek için orduyu kullanmaya çalışmış, ancak ordu bu kararı desteklememiştir. Bolşeviklerin kitlesel desteği, Kerenski'nin hükümetine karşı bir darbe niteliği taşımıştır.

Kerenski'nin Sonraki Hayatı ve Mirası

Kerenski, Bolşevik Devrimi'nin ardından Rusya'dan kaçmak zorunda kaldı ve Avrupa'ya sürgüne gitti. Öncelikle Fransa'ya yerleşen Kerenski, burada siyasi çalışmalarına devam etti, ancak eski gücünü geri kazanamadı. 1920'lerin sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti ve burada da siyasi aktivitelerini sürdürdü. Kerenski, 1970'te New York'ta hayatını kaybetti. Ancak Kerenski'nin mirası, Rusya'nın tarihi açısından hala tartışma konusu olmaktadır. Birçok tarihçi, Kerenski'yi, Rus İhtilali'nin bir nevi "kurbanı" olarak görür. Onun hükümeti, devrimci ruhla şekillenen bir dönemin geçici hükümeti olarak kaldı.

Kerenski’nin Başbakanlık Dönemi ve Tarihteki Yeri

Kerenski'nin başbakanlık dönemi, Rusya'nın tarihindeki kritik bir dönüm noktasını oluşturur. Geçici hükümetin başında bulunduğu süre boyunca, Aleksandr Kerenski, Rusya'nın geleceği için büyük kararlar almak zorunda kalmıştı. Ancak, savaşın devam etmesi, iç karışıklıkların büyümesi ve devrimci akımların artması, Kerenski'nin görevini daha da zorlaştırmıştı. Pek çok tarihçi, Kerenski'yi siyasi bir lider olarak başarıyı yakalayamamış ve zamanında gerekli adımları atamamış biri olarak tanımlar. Hükümetin çökmesinin en önemli sebeplerinden biri de, Kerenski'nin hükümetin güçsüzleşmesine engel olamamasıdır.

Ancak Kerenski’nin devede kulak kaldığı devrimci dönemin ardından, onun politikalarını doğru değerlendiren bazı araştırmacılar, Kerenski'nin meşru taleplerinin doğru olduğunu savunurlar. Onun yaptığı reformlarla birlikte, Rusya'da bir devrimci atmosferin şekillendiğini söylemek de mümkündür.

Sonuç

Aleksandr Kerenski, Rus İhtilali sonrasındaki en önemli figürlerden biridir. Başbakanlık dönemi, Rusya'nın geleceğini şekillendiren bir süreçti ve Kerenski'nin bu süreçteki liderliği, önemli dersler barındırmaktadır. Kerenski'nin devrimci sürecin sonunda başarısız olması, onun devrimci bir lider olarak ne kadar zor bir dönemin içinde olduğunun bir yansımasıdır. Sonuçta, Kerenski’nin hükümetinin devrilmesi, Bolşeviklerin zaferiyle son bulmuş ve Rusya’da yeni bir dönemin kapılarını aralamıştır.
 
Üst